ÇAĞLAYANCERİT CEVİZİ DÜNYADA 1 NUMARA
-----------

1.09.2010

KİRAZLI KALE TÜMÜLÜSÜ



                                                
                                         KİRAZLI KALE TÜMÜLÜSÜ


İlçemizin batı kuzeyinde bulunan ve tarihi bir yer olan, Halk dilinde Gubarın Kah, litaritürde Kirazlı Kale diye geçen tümülüsten bahsetmek istiyoruz. Öncelikle bu tür yerler için genel bilgiden sonra İlçemizde bulunan bu tümülüsten bahsedeceğiz.

Tümülüs Latince bir sözcük olup (çoğulu tümüli), bir mezar ya da mezarlık içeren, toprak yığılarak oluşturulmuş tepeciklere verilen addır. Höyük ve kurgan (Orta-Asya'da) da denilen tümülüs yapma geleneğine sahip ulusların sayısı fazla değildir. Bunlara en çok Anadolu’da, Trakya’da , Orta Asya’da, Rusya’da ve Meksika’da rastlanır. Bu tür tümülüsler için genellikle uzaktan görülebilen sırt ve yamaçlar tercih edilmiştir

Genel olarak mezarın üzerine yapılan her türlü yükselti tümülüs olarak adlandırılsa da, yapıldıkları döneme, tepenin ve mezar odasının biçimine, niteliğine, ölünün gömülüş şekline göre mezar tepelerinin değişen geniş bir çeşitlenmesi vardır. Basık, yayvan ve sivri konik biçimleri ; 2-3 metre boyunda ve zaman zamanda 7 ila 50 metre boyuna ulaşan tümülüslerin  teraslar oluşturarak yapıldığı da görülmektedir.

Mezarın yerini bir tepe ile belirleme geleneğinin bilinen ilk örnekleri Avrasya steplerinde, MÖ 4. bin yılın başlarına aittir; kurgan olarak da adlandırılan bu mezar tepelerinin altında, ölü basit bir çukur ya da ahşap bir odaya yerleştirilmiştir.




Yüzyıllar önce Anadolu'nun eşsiz bir köşesinde, en kutsal yer olarak Nemrut Dağı'nı seçmiş bir krallık hüküm sürdü. Kommagene adındaki bu krallık, uzun yıllar Asur egemenliğinde kaldıktan sonra çetin savaşlar vererek bağımsızlığını kazandı. Nemrut Dağı'nın gizemli tarihinin keşfinin üzerinden yüz yıldan fazla bir zaman geçti. Keşif hikayesi Berlin'deki Prusya Kraliyet Bilimler Akademisi'ne gelen bir mektupla başlamıştı. Akademi üyelerini heyecanlandıran mektup, genç yaşta ülkesini terk ederek Anadolu'da yol yapımı için güzergah belirleyen bir İngiliz grubun aşçılığını yapan Karl Sester'den gelmişti. Sester, Nemrut Dağı'ndaki harabelerle ilgili söylentiler duymuş, merakını yenemeyerek dağa çıkmaya karar vermişti. Gördükleri karşısında adeta dili tutulan Sester, yalnızca bir merak sonucu başlayan bu keşif hikayesiyle Nemrut Dağı'nın gizli tarihinin ortaya çıkmasına yardımcı olacaktı. Kommagene Krallığı, Toros Dağları'ndaki çeşitli yolların birleştiği noktada bulunan, Suriye'nin kuzeyi, Hatay, Pınarbaşı, Kuzey Toroslar ve doğuda Fırat Nehri'nin çevrelediği, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Gaziantep illerini kapsayan bir coğrafyaya yayılıyordu. İÖ 1. yüzyılda kurulan Kommagene İS 72 yılına kadar bu bölgede yaşamını sürdürdü. 


Buradan yola çıkarak ilçemizin Uludere Vadesi’nin ortasında ve ilçenin batı kuzeyinde yer alan Kirazlı Kale Tümülüsünden bahsetmek istiyoruz. Bir Efsane (söylence)den yola çıkarak bu tümülüsün araştırmasını yapmak istedik. Amacımız; tarihimize, tarihi eserlerimize ve kültürümüze sahip çıkma olup başka maksadımız yoktur. Nasıl ki Nemrut Dağının keşfi bir söylence neticesinde birilerinin merakını uyandırarak ortaya çıkmışsa, bizde bu merakı uyandırmak istedik.Tarihi bir ören yeri olduğu kesin olan bu tümülüsü tanıtarak ilçemiz turizmine kazandırmak istedik. Kommagene krallığının sınırlarında bulunan ilimiz ve ilçemiz,  bu döneme ait benzerlikleri nedeniyle bu tümülüsünde bu dönemlerde oluşturulduğu kanaatini uyandırmaktadır. Zira elimizde başkacada tarihi veriler yoktur.

Çağlayancerit’in hemen her yerine hakim Kirazlı Kale Tümülüsünden ilçeyi seyretmek bambaşka bir şeydir.Tepeye ilk çıktığınızda manzara karşısında adeta büyüleniyorsunuz. Batıda Uludere Vadisi sizi sırlı bir görüntünün içine çekip alıyor. Doğudan batıya, güneyden kuzeye kendi etrafınıza dönüp baktığınızda gözlerinize inanamayacağınız bir manzara ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Tepeden aşağıdaki Ç.Cerit ile tepeden baktığınız Ç.Cerit bambaşka bir yer oluyor. Bu tepeden Çağlayancerit’in göremediğiniz bir yeri kalmıyor. Güneyde Öksüzdağı ve eteğindeki yeşillikler, kuzeyinde bulunan bayırlar ve Engizek Dağı başka bir şirin gözüküyor. Su imkanları dahilinde oluşturulmuş bağ ve bahçeler “cennet bu olsa gerektir” duygusunu size yaşatıyor.Büyüleyici bir manzarası var. Nemrut dağından güneşin doğuş ve batışını izlemek nasıl ki bir başka güzelse;inanıyorum ki burada öyle bir yer. Adeta küçük bir Nemrut.

Tümülüsün sonradan taşıma toprakla oluşturulduğu bariz bir şekilde gözükmektedir.Yığma toprak alttaki bayır toprağından farklı ve taşlıdır. İrili ufaklı taşlardan ve kahve rengi topraktan anlıyoruz ki burası sonradan yığıntı bir tepe. Büyük kaya taşların varlığı burasının aynı zamanda bir kale olduğu çağrışımını yapıyor. Diğer doğal tepeler boz bayır iken burası kahve rengi toprağı ve tipik kümülüs taşları ile farklılığını gösteriyor. Elit tabakaya ait bir mezarlık diyebileceğimiz bu tümülüste ölü gömme veya ölüyü yerleştirme mağaraları vardır. Bu amaçla teraslar oluşturulmuş da olabilir. Biri güneyde ve diğeri de doğuda olduğu söylenen iki kapıdan (giriş) bahsedilmektedir. Buradan çok sayıda insan kemikleri çıktığı söylenmektedir.



Burasının bir krallar mezarlığı olması nedeniyle buraya bir define sahası olarak bakılmaktadır. İnsanların kısa yoldan zengin olma hayallerini süsleyen define avcılığı burayı biraz daha efsaneleştirmektedir. Burada çok miktarda altın veya define gömülü olduğu söylencesi yaygındır. Lidyalıların parayı icadı ve bu paraların altın gümüş karışımı sikkelerden oluşması bu ören yerlerine bu açıdan bakılmasına sebep olmaktadır. Bir de ölen kişilerin kıymetli eşyalarla gömülmesi bu tür tümülüslerde define olacağı kanaatini oluşturmuştur. Tepenin altının silah deposu olduğu ve çok sayıda savaş aleti bulunduğu söylenceler arasındadır. Küçük ve dar bir yerleşim yeri olan ilçede oluşturulan bu tümülüslerde altın hayali kurmak biraz boş hayal ama kazılırsa altından ne çıkar bilemeyiz. Tabiki birtakım tarihi bulgulara rastlanabilir.

Ama tarihi bir yer olması ve manzara seyretme bakımından harika bir yer olan bu tepeye bu açıdan bakmak daha gerçekçidir. Bu tepeye yakın kimi kişiler manzara zevki  ile dinlenmek için binalar yapmaya başlamışlardır.


Ayrıca, Karadut mevki ve Engizek’in bir çok yerinde mağara mezarlar mevcuttur. Karabelan tepesi define avcılarının hep hayalini süslemiştir. Karadut mevkinde bulunan birçok mağara buralarının geçmişte bir çok medeniyet barındırdığını kanıtlamaktadır. Zaten halkta buralarının Rumlar’ dan kaldığını söylemekte ve bu bakımdan adını halen yaşayan Karadut yada Urum Dutu denilen ağaçtan alan bu mevkiinin birçok define barındırdığına inanılmaktadır. Burada bir kilisenin varlığından da bahsedilmektedir. Define konusunda insanların hayallerini süsleyen bir çok hikaye halk arasında dolaşıp durmaktadır.


İnsan hayal etmeden yaşayamaz. Hayal, imkansıza, yasak olana, gizliye,vazgeçilmeze, günaha, suça, en güzele ulaşmanın visal yolu. Düşünce hızından hızlı. Hayal ile meyal. Hayatı hayal meyal yaşarız zaten. Hayallerle gerçekler aynı şeydir. Zira ikisi de geçicidir.

Mal mülkün olmadığını hayal et
Yapabilir misin acaba?
Gerek yok hırsa veya açgözlülüğe
Tüm insanların tüm dünya
Paylaştığını hayal et 

Mehmet Bahçe
Mali Müşavir

Hiç yorum yok: